İşte böyle başladı Oyuncak Müzesi'nde izlediğim Bir Bavul Masal. Oyun'un yazarı,yönetmeni ve oyuncusu Mehmet Erbil. Hayalbaz Oyun Atölyesi'nin de kurucusu olduğunu sanıyorum. Kendini şahsen tanımam, televizyondan simayen tanıdım. Ne yalan söyleyeyim direkt bi önyargı oluştu kafamda. Ta ki onun, çocuklarla iletişmini görene kadar.
Oyuncak Müzesi'nin mini minnoş tiyatro salonuna girdiğimde minik seyirciler çoktan yerlerini almıştı bile. Koltukların arasında kalan boşluğa rengarenk minderler yerleştirmişler ,oturmuş Memo ağabeyleriyle sohbet ediyorlar. Aslında oyun çoktaaaaaan başlamış da bizim haberimiz yok :)
Memo , çocuklara sorular sorarak onlarla kaynaşıyor. Kendini dinletebileceği kıvama getiriyor seyircisini. Bunu çok takdir ettim. Bir oyuncu olarak , yeşil ışıklar yanmaya başladı hemen kafamda. İşte o anlardan birinde ,en büyük hayallerini sordu çocuklara, ne olmak istediklerini, en sevdikleri rengi, hangi hayvanın nasıl ses çıkardığını. Sonra tüm bu cevapları anlattığı masalına kattı. Ben de Sumru'ya anlatmak için çok güzel bi masal öğrenmiş oldum. Masal'ı anlatmam çünkü sürprizli ;) gidiniz,izleyiniz, dinleyiniz.
Bir çocuğun ilk izleyeceği oyun olmak için çok başarılı. En küçük seyircisi ,3 yaşında büyüyünce postacı olmak isteyen bir erkek çocuğuydu. Sanırım 15dk'da mışıl mışıl uyudu. Ne keyif ama. Tabii ki daha büyük olan abiler ablalar ara ara susarak ama genelde oyuna katılarak sonuna kadar dinlediler. Sonunda da hep beraber sahneye çıkıp fotoğraf çektirdiler. Tabii annelerde .Babalarda demek isterdim ama benim izlediğim gün hiç baba yoktu.
İyi işler yapılıyor bu ülkede , çok mutlu oluyorum. Tebrik ederim Mehmet Erbil, çocukluk hayallerini gerçeğe dönüştürebildiğin için. Çocuklara hayaller kurdurttuğun için.
xoxo: 2 Ocak ve 23 Ocak'ta Oyuncak Müzesi'nde, saat 13:30 da !