20 Aralık 2015 Pazar

Bir Ağacı Sevmekle Başladı Her Şey




Uzuuuun zamandır tiyatrodan ayrı kaldım. Ne oynamak ne de izlemek istiyordum. Çokça çocuk kitabı okumya başlayınca ve kafamda da yeni projelerin sinyal ışıkları yanınca çocuk tiyatrosunda neler oluyor merak eder oldum.

Türkiye'de Çocuk Tiyatrosu hak ettiği değeri göremiyor denilir,doğrudur da. Eğlendirirken ille de öğretmesi gerekiyormuş gibi algılanır. Oysa sadece tiyatronun büyüsüne çekip hoşça vakit geçirmelerini sağlasa, eğlendirse yetmez mi? İlle de dişlerimizi fırçalıyor muyuuuuuuz? Ödevlerimizi yapıyor muyuuuuuuuuz? demek şart değil yani. Bazı oyunlarda da çocukları terbiye etmeye çalışırlar. Tiyatro sessiz izlenir ! Şiiiiiiiişt susun bakayım! Ben çocuk oyunlarında oynadığım dönem böyle şeyler oluyordu şahsen,özellikle amacı sadece "ticaret" olan ekiplerde. Neyse ki izlediğim oyunda durum böyle değildi. Mutluluk verici :)

İstabul Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın ÜZGÜN AĞAÇLAR ÜLKESİ oyununu izledim Kadıköy Haldun Taner Sahnesinde. Şansa bak ki  canıııım kuzinim (manevi kuzin ama candan can kuzin) Can Tarakçı, gözünü para hırsı bürümüş kötü kalpli sevimli kral rolünde. Kötü karakterler de pek sevilir çocuk oyunlarında ,hele ki oyuncu rolünü severek oynuyorsa :) Oyunda Kraldan başka, onun her dediğini yapan şakşakçı Veziri, obur Kraliçe,iyi kalpli Prenses, aşık Fidan, para göz Büyücü, bilge Ağaç ve çok bilmiş Kütük yer alıyor. Tüm ekibi tebrik ediyorum.

Oyun; meyve ağaçlarıyla dolu bir ülkede, sırf daha çok para kazanmak için meyvelerin bir an önce büyümesini onların kocaman kocaman olmasını isteyen Kral'ın, Büyücüye yaptırdığı iksirle onları nasıl kuruttuğunu, bu kocaman olan meyveler yüzünden hastalanan ailesinin başına gelenleri anlatıyor kısaca.

Oyunun yazarı Gökçe Yaşar, öyle incelikle yazmış ki oyununu şu an yaşadığımız gerçekliği gözler önüne seriyor. G.D.O'lu , Hormon'lu derken ne yiyeceğimizi, çocuklarımıza ne yedireceğimizi şaşır hale geldik. Keşke oyundaki tanıdık tipler izlese de biraz feyzalsalar diyeceğim ama onlar yasaklama yolunu daha mantıklı bulacaklardır :/

Oyunun yönetmenleri ,Yeşim Koçak ve Selin Türkmen. Oyuncuları serbest bırakarak onlara dış göz gibi davrandıklarını, fazlalıkları ve eksikleri törpülediklerini sanıyorum. Büyük sahnelerde çocukları idare etmek oldukça zordur. Bağırırlar, sıkılırlar, laf atarlar. Bir sonraki adımı hoooop diye söyleyi verirler ve hiç acımaları yoktur saniyesinde eleştiriler. Sevgili Can oyunu öyle güzel idare ediyor ki, tüm salonun hakimiyeti onda. Çocukları susturmaya çalışmadğı gibi onları daha da oyunun içine katıyor. Ebeveynleri de kahkaha krizlerine sokuyor.

Oyun için broşürde +5 yaş için uygundur diyor ama benim yanımda 3 yaşlarında anneannesin kucağında gözleri parlayarak oyunu izleyen bi çocuk vardı. Herkes en iyi kendi bilir çocuğunu küçükse de deneyin ağlarsa çıkarsınız ;) Ben oyunu çok sevdim, umarım sizde seversiniz. Kahkaha garanti.

Haftaya Kağıthane Sahnesindeler, Ocak programı için ayrıca www.ibb.gov.tr adresine bakınız ;)

xoxo: ben seni seveyim sende beni say ki bozulmasın ağzımızın tadı !


6 yorum:

  1. Yaaa ne güzel, izlediğim tek çocuk oyunu Karlar Kraliçesi, blogda yazmıştım :)
    Senin yazılarını merakla takip edeceğim artık, yaşasın mamasluna :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ayyyyy çok sevindim :) Bi kaç sene sonra yeniden izleyeceksin kesin :P

      Sil
  2. Şirin ben tiyatroyu cok severim:) tanem dogdugundanberi ara verdik malum:) gecen gun soyle bi baktim oyunlara ne var ne yok diye. Gunduz saatlerine uygun oyun bulabilirsem ilk firsatta gidicegim. Blog un hayirli olsun:) yazilarini 4 gozle bekliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben de yeni yeni oyun izlemeye başlayabildim çok iyi anlıyorum seni :) şehir tiyatrolarının çarşamba ve cumartesi matineleri oluyor yetişkin oyunları için. Devlet tiyatrosunda da pazar günleri oluyor. Onlara bi göz at derim.

      Sil
  3. Tiyatro yazıları mı? Hem de çocuk tiyatrosu... Yaşasın
    Nasıl ihtiyacımız var buna.

    YanıtlaSil